Yunan mitolojisinde, her sabah denizin derinliklerinden geceyi dağıtmak için ufka yükselen şafak tanrıçası EOS’un öyküsü anlatılır. Bulgaristan’ın en büyük ikinci şehri Varna’da yer alan bu proje de adını şafak tanrıçası EOS’tan almış. Yapı, Sea Garden parkının yanında, onu Karadeniz’den ayıran tek şey olarak, yani EOS’tan güneş ışığını alan ilk şey olarak duruyor.
Projenin temel amacı, arsayı kısıtlayan üçgen sınırlara uyum sağlamak. Bu amaç, yapının plandaki şekli ve kendine özgü hacmi için belirleyici olmuş. Diğer yapılar gibi beyaz olması ve yatay yerleşim göstermesi gereken bu yapı sonuç olarak ayırt edilebilir bir siluete sahip ve çeşitli çağrışımlara açık.
Ana olarak konut projesi olan bu yapı farklı programlar da içeriyor. Konutlar dördüncü kattan en üste ya da dokuzuncu kata kadar bulunuyor. Zemin kot dükkanlar, fuaye ve yeraltında yer alan iki katlı otoparka erişim için bulunan araç asansörüne ayrılıyor. İkinci ve üçüncü katlar ise stüdyo ve ofislerin kullanımına sunuluyor. Dikey sirkülasyon bir merdiven ve iki asansörle sağlanıyor. İşlevsel olarak, daireler sadece Doğu cephesindeki üçgen hattın içinde yer alan mekana ortogonal yerleşim sağlayacak şekilde planlanıyor. Binanın köşesinde yer alan öngermeli beton balkonlar ise üst katlarda 8 metre uzunluğa kadar ulaşabiliyor.
EOS tasarlanırken uzun ömürlü olması da işlevselliği ve estetiği kadar da ön planda tutulmuş. Cephe malzemeleri seçilirken dayanıklı ve bakımının kolay sağlanabilmesinin yanı sıra düşük enerji maliyeti ve konforlu olmaları da dikkate alınmış. Pencerelerde alüminyum, özel camlar ve cephede ise geçirgen fiber-çimento kullanılmış.
